Resistin, Koroner Arter Hastalığında Potansiyel Bir Aktör
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
P: 46-51
Mart 2014

Resistin, Koroner Arter Hastalığında Potansiyel Bir Aktör

Bezmialem Science 2014;2(1):46-51
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
Alındığı Tarih: 20.01.2014
Kabul Tarihi: 02.05.2014
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Koroner arter hastalığında, yüksek mortalite oranlarının düşürülmesi ve koroner darlık derecesinin semptomatik dereceye ulaşmadan önce öngörülebilmesinde biyokimyasal parametrelerin kullanılması son yıllarda önem kazanmaktadır. Bu çalışmada, adipoz doku kaynaklı bir sitokin olan resistin biyomolekülünün koroner ateroskleroz etyolojisindeki rolünü ve tanısal değerini incelemeyi amaçladık.

Yöntemler:

Bu çalışmada, anjiyografik olarak koroner arter hastalığı tanısı alan grupla (darlık oranı >%25) (n=43), normal koroner arter lümen çapı (darlık oranı <%25) bulunan kontrol grubunun (n=25) anjiyografi işlemi öncesinde alınan serumlarında resistin düzeyleri karşılaştırıldı. Ayrıca diğer etyolojik faktörler ile karşılaştırılması amacıyla serum glukoz, insülin, total kolesterol, yüksek dansiteli lipoprotein (HDL), düşük dansiteli lipoprotein (LDL), homosistein, yüksek sensitiviteli C-reaktif protein (hsCRP) düzeyleri ve homeostatik model insülin direnci (HOMA-IR) değerlendirildi.

Bulgular:

Hasta grubunun resistin ortalaması (2,32±1,1), kontrol grubuna(2,25±0,7) göre yüksek olup istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p=0,773). Hasta ve kontrol gruplarında anti-hiperlipidemik ajan kullanmayanlarda kullananlara göre resistin seviyeleri anlamlı yüksek bulundu (p<0.05). Diğer grup özelliklerine göre resistin seviyeleri arasında anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Tüm grupların korelasyonuna baktığımızda ise resistin ile açlık insülini (p=0,012, r=0,304), HOMA-IR (p=0,046, r=0,243), homosistein (p=0,05, r=0,239) ve hsCRP (p=0,029, r=0,265) düzeyleri arasında pozitif korelasyon saptandı.

Sonuç:

Resistin seviyeleri, hasta ve kontrol grubu arasında farklılık göstermekle birlikte istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı. Ateroskleroz sürecinde önleyici rolü olan anti-hiperlipidemik ajan kullanımının serum resistin düzeyini değiştirmesi, etyolojideki belirteçler ile arasında korelasyon bulunması biyomolekülün etkinliği açısından ipuçları vermektedir. Seçilen hastalık eşik tanı değerinin yükseltilmesi ve hasta sayısının artırılması ile etkin sonuçlar alınabileceğini düşünmekteyiz.

References

2024 ©️ Galenos Publishing House