ÖZET
Amaç:
Üreme çağı evli kadınlarında artan yaş, cinsel işlev bozukluğu ve cinsel yaşam kalitesi (CYK) arasındaki ilişkiyi incelemek.
Yöntemler:
Kesitsel tipte bu çalışma Temmuz 2015 ile Nisan 2016 tarihleri arasında yürütüldü. 18-49 yaşlarındaki (n=1,004) evli kadınlar yaş gruplarına (18-19, n=138; 20-24, n=153; 25-29, n=144; 30-34, n=157; 35-39, n=149; 40-44, n=135; 45-49, n=128 kadın) göre sınıflandırıldı. Veriler bir bilgi formu, Arizona Cinsel Yaşantılar Ölçeği-Kadın Formu (ACYÖ-K) ve CYK Ölçeği-Kadın Formu (CYKÖ-K) kullanılarak toplandı.
Bulgular:
Kadınların %68’inde cinsel işlev bozukluğu (CİB) saptandı. CİB prevalansının 18-19 (%51,4) ile 45-49 (%85,2) yaş aralığında anlamlı derecede arttığı (p<0,001) gözlendi. Kırk beş-49 yaş aralığında, CYK en düşük düzeydeydi (%29,7) (p<0,001). Evli kadınlarda yaş arttıkça ve 45-49 yaş grubundaki kadınlarda CİB artmış (p=0,021), CYK azalmıştır (p<0,001). Ayrıca tüm yaş gruplarında CİB arttıkça, CYK önemli ölçüde azalmaktadır (p<0,001).
Sonuç:
Üreme çağındaki evli kadınlar arasında CİB prevalansı oldukça yüksektir ve yaş arttıkça artmaktadır. En yüksek CİB prevalansı 45-49 yaş grubundaki kadınlarda görülür. Tüm yaş gruplarında, CİB arttıkça, kaliteli yaşamın cinsiyeti azalır.